Yapay Zeka tipik olarak insan zekasını kopyalayan ve insan zekasının yerine getirebileceği görevleri yerine getirmesi amaçlanan fakat bunu sınırlı bir şekilde yapılması istenen belli bir disipline sahip makine öğrenmesidir. Makine, ( program) kendisine verilen bilgileri uzun yıllar saklar ve aralarında mantıklı bir bağ kurarak, yeni çıktılar ve sonuçlar verir.
Yapay Zeka Kavramı Ne Zaman Ortaya Çıktı?
İkinci Dünya Savaşı’nda Nazi Almanyası’nın denizaltılarının İngiltere ve Amerikan savaş veya ticaret gemilerini batırmaları bu 2 ülkenin büyük maddi zararlara uğramasına sebep olmuştu. Almanya’nın denizaltıları arasında kullanılan şifreli haberleşme sisteminin bir parçası olan Enigma makinesinin şifrelerinin kırılması, müttefik kuvvetlerinin İkinci Dünya Savaşı’ndan Galip çıkmasına neden olmuştu.
Enigma makinesinin şifrelerini kırmayı Başaran İngiliz matematikçi Alan Turing ilk defa, makineler zeki insanlar gibi düşünebilir mi? sorusunu gündeme getirmişti. Fakat o yıllarda teknoloji çok kısıtlı olduğundan dolayı fazla bir gelişme sağlanamamıştı, yine de ünlü matematikçinin bu sorusu çok uzun yıllar sonra tekrar gündeme gelecekti. Yapay Zeka kavramı esas itibariyle İngiliz matematikçi alan Turing tarafından ortaya atıldı.
Makineler Öğrenebilir mi?
Makineler günümüzde insanların yapamayacağı kadar seri ve hızlı hatasız işlemleri özellikle Endüstri ve sanayi alanında son yıllarda elektronik sanayisinde oldukça başarılı bir şekilde yerine getiriyorlar. Günümüzde Matlab programını kullananlar yapay sinir ağları kavramını bilirler.
Yapay sinir ağları, programa girilen verilerin sonuçlar girilmeden, sonuçların makineden beklenmesi ve Makinenin kendi kapalı sisteminden faydalanarak sonuçları çok az hata ile ortaya çıkarması karmaşık işlemlerde, yapay zekaya güvenmemizin önünü açıyor.
İterasyon adı verilen karmaşık matematiksel işlemleri insan belli bir düzeye kadar ve uzun sürede yapabiliyorken, Yapay Zeka binlerce iterasyon işlemini birkaç dakika içerisinde yapabiliyor. Bu da Sanayi ve elektronik endüstrisi ve hatta tıp alanında çok kullanışlı uygulamalar ortaya çıkmasına yol açıyor. Elbette ki bu uygulamalar insan yaşamını kolaylaştırıyorlar.
Ancak Yapay Zeka istihdamı yok etme gibi ve önemli kilit görevlerde ( savaş, kitle imha, nükleer çalışmalar, tıp mikrobiyoloji alanı) insanı ve onun neslinin varlığını göz ardı etme ihtimalinin olması gibi tehlikeler barındırıyor.
Bir gün makineler, insanı düşman olarak görebilir ve onların yok olması gerektiğine karar verebilir! Bu nedenle yapay zekanın kritik görevlerde kullanılmaması bilim çevrelerinin ortak görüşü olmaya devam ediyor. Ancak siyaset ve politika yapay zekayı kritik görevlerde er yada geç kullanacak. Einstein da masum niyetlerle atom bombasına giden yolu açmıştı.
Dünyanın geleceği politika ve siyaset ile tehlike altına girebilir. Makinelerin duyguları ve merhameti yoktur, konuşmakla ikna edilemezler. Onların gri alanları yoktur, kar zarar hesapları yaparlar ve tamamen mantık çerçevesinde çalışırlar tehlikeleri de insancıl olmamalarından kaynaklanıyor. Fakat bu durum yapay zekayı tamamen göz ardı etmek anlamına gelmemelidir.
Yapay zeka, uzay keşiflerinde Android cihazların- robotların keşif amaçlı olarak kullanılmasında, tıp alanında hastalıkların izlenmesi ve anında sağlık kuruluşlarına bilgi verilmesi alanında, Lojistik alanlarda ve geri planda insanlara hizmet etmesi için kullanılabilir ve kullanılıyor da…
Kaynak: Bilgizede.com